Ülkemizde 3 çeşit spiral modeli vardır. Bunlardan biri en çok tercih edilen "T" şeklindeki Bakırlı tellerdir. Bir diğeri, bulunduğu hazneye progesteron hormonu salgılayan Hormonlu Spirallerdir. Minera adıyla satılmaktadır ve son olarak, "S" ya da halka biçimindeki yaklaşık 15 yıl öncesinde kullanılan Hiçbir madde içermeyen spirallerdir. Günümüzde bunları bulabilmeniz pek mümkün değildir. Spiraller diğer yöntemlerden farklı olarak, spermlerin hareketlerini bozar. Yumurta döllenmesini önler, döllenme gerçekleşse bile embriyonun rahim içinde tutunma şansını azaltır. Gebe kalma oranı neredeyse %2 olan spiral ile korunma yönteminde de çeşitli yan etkiler bulunmaktadır. Yılda bir kez mutlaka doktor kontrolü yapılması gerekir.

Spiral ile korunmada diğer yöntemlerde olduğu gibi bir uzmanla görüşülmeli. Gerekse tahliller yapılıp öyle uygulanmalıdır. Herhangi bir enfeksiyon söz konusu ise hamilelik şüphesi var ise takılması sakıncalıdır. Ayrıca; son 3 ay içinde düşük yapılmışsa, nedeni bilinmeyen kanamalar mevcut ise bakıra alerji varsa, rahim spiralden daha büyük veya küçük ise kesinlikle spiral tercih edilmemeli. Daha çok hap kullanmak istemeyen ya da unutkanlık olan bayanların tercih ettiği bir yöntemdir. Emziren bayanlara, yüksek ve uzun süreli korunma yöntemi arayanlara, 35 yaş üstündeki hanımlara tavsiye edilen korunma yoludur.

Spiral kullananlarda ara ara kanamalar, kahverengi akıntı ve kasık ağrıları gibi şikâyetler yaşanabilir. Ancak kanama ile titreme ve şiddetli ağrı var ise spiralde sorun var demektir. Enfeksiyon burgusu da olabilecek bu belirtiler doktora başvurmanızı gerektirir. Gerekli tedaviler uygulanır veya spiral geri çıkartılabilir. Nadiren de olsa dış gebeliği az miktarda tetiklediği söylenmektedir. Bu gibi sorunlar yoksa ve her şey yolundaysa spiral kullanımına devam edilmesinde sakınca yoktur.

0 Yorum Yapılmış "Spiral İle Korunma"
Kayıtlı yorum bulunamadı ilk yorumu siz ekleyin